İçeriğe atla

Erzurum Muharebesi (1877)

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Erzurum Muharebesi (1877)
93 Harbi

Erzurum Aziziye Tabyası
Tarih8/9 Kasım 1877
Bölge
Sonuç Osmanlı Zaferi
Taraflar
Rus İmparatorluğu Rus İmparatorluğu Osmanlı İmparatorluğu Osmanlı Devleti
Komutanlar ve liderler
Vasiliy Aleksandroviç Geyman Ahmet Muhtar Paşa
Miralay Bahri Bey
Kaptan Mehmet Paşa
Güçler
120.000 + Ermeni Taşnak Komitacılar[1] 30.000 + yerel halk ve milis güçleri
Kayıplar
400[2]-3000 ölü[3] (bir diğer kaynağa göre 800 ölü ve 130 esir[4]) 1000[3]-1600 ölü[4]

Erzurum Muharebesi (1877), Rusya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında 8-9 Kasım 1877'de yapılan savaştır. Ruslar, Erzurum'u almak için hücuma geçtiler. Şehrin eteklerine kadar gelen, Aziziye tabyalarını ele geçiren ve şehir merkezine saldırmaya hazırlanan Ruslara karşı, Nene Hatun ve Erzurum halkı, tabyadan kalan askerlerle birleşip karşı saldırıya geçti. Geceden başlayıp sabaha kadar süren bir savaşın ardından Ruslar, Aziziye Tabyalarını boşaltıp kentten geri çekildiler.[3]

1877 yılında 4 Kasım'da takviye birliklerle güçlenen Ruslarla yapılan Deveboynu Muharebesi'ni kaybeden Türk ordusu Erzurum Aziziye tabyasına kadar geri çekilir. Rusların bu şehri alması halinde bütün Doğu Anadolu'nun ellerine geçebileceğinden korkan Ahmed Muhtar Paşa, şehrin savunulmasını emreder. Habercilerini Erzurum’da dolaştırarak: “Erzurum, sokak sokak, ev ev müdafaa edilecektir. Kadın olsun erkek olsun, yaşlı olsun genç olsun her Türk ve Müslüman, müsellah (silahlı) asker gibi bu namus müdafaasına elbette katılacaktır. Bu hamiyetiniz, devletin şanına layık olacaktır.” satırlarını bildirir.[3]

Bu arada durumu fırsat bilen Rus yanlısı Osmanlı vatandaşı olan Ermeni çeteleri, Aziziye tabyalarındaki askerlerin yanına gizlice sokulup ve Türk askerlerinin kullandığı parolaları öğrendi. Türk hattını çökertecek bir saldırıyı Ruslarla planladı. Bunun hemen ardından 8 Kasım'ı 9 Kasım'a bağlayan gece, Erzurum'un Aziziye Tabyası'na girerek nöbetçileri öldürdüler. Bu baskına, tabyayı koruyan Türk askerleri uykuda hazırlıksız şekilde yakalandı ve sızan Ermeni çetecilerce kılıçtan geçirildi. Tabya komutanı Miralay Bahri Bey yaralanmasına rağmen çatışmaya elde kalan askerleri ile devam etti ancak arkadan gelen Rus askerleri hiçbir zorlukla karşılaşmadan tabyayı ele geçirdi. Ahmet Muhtar Paşa, ihtiyat kumandanı Kaptan Mehmet Paşa'ya iki tabur vererek Aziziye istikametine gitmesini ve istihkâmlar içine girerek düşmanı atmasını emreder.[3]

Bu arada durum halka bildirilir. Sabah ezanından hemen sonra "Moskof (Rus) askeri Aziziye Tabyası'nı ele geçirdi" şeklinde minârelerden Erzurum halkına haber verildi. Erzurum halkı, Nene Hatun önderliğinde toplanıp Aziziye Tabyası'na doğru kazma, kürek, av tüfeği gibi ellerine geçirdikleri her silahla Osmanlı askerleriyle birlikte saldırıya geçti. Halkın kendi üstüne gelmesi şehir merkezine ilerlemeye hazırlanan Rus ordusu açısından tam bir sürpriz oldu. Bu beklenmedik karşı saldırı karşısında tabyaya yerleşmiş olan Rus askerleri, Ermeni çeteler gelen halka tüfeklerle yaylım ateşi açtılar. Ölenlere karşın sayıca kalabalık halk ve askerler cesurca ilerlemeye devam ettiler. Sonuçta, Ruslar ve Ermeni komitacılarla göğüs göğüse, geceden sabaha saatlerce süren muharebe sonucunda tabya ve kışla Osmanlı ordusu ve halk tarafından geri alınır. Ruslar ve Ermeni komitacılar yakındaki çekildikleri derede kurmaya çalıştıkları savunma hattını da boşaltmak zorunda kalır. Sonuç olarak Doğu Anadolu’da Rus ilerleyişi Erzurum’da Aziziye Tabyaları‘nda durdurulmuştur. (1877)

Muharebedeki kayıplar konusunda kaynaklarda çeşitli farklılıklar vardır. Türk kaynaklarına göre geri çekilen Rusların 2300 - 3000 civarı kaybına karşılık Osmanlı tarafı ise 1000 kadar kayıp vermiştir.[3] Buna karşın W. Edward - D. Ellen ve P. Muratoff, "Kafkas Muharebe Alanı: Türk-Kafkas Sınırında Savaşların Tarihi" adlı 19. ve 20. yüzyılda bu bölgede yapılan Türk - Rus savaşlarını anlatan İngilizce eserlerinde, Rusların 800 subay ve asker kaybına karşılık, Türklerin 3 tabur kadar (1600 asker ve subay) kayıp verdiğini iddia etmektedir. Yine bu esere göre Ruslar sürpriz saldırılarında 600 Osmanlı askerini esir almalarına karşın bu askerler karşı saldırı esnasında kurtarılarak; 130 Rus askeri karşı saldırıda Osmanlılarca esir alınmıştır.[4]

Ayastefanos antlaşması ile Berlin Antlaşması arasındaki Kafkas-Doğu cephesindeki farkları gösteren harita eğer Ayastefanos uygulansaydı Osmanlı haritadaki kırmızı alanları da Ruslara vermek zorunda kalacaktı.

Kazanılan zafere karşın Ruslar Kars'ı almayı başarır, yine Erzurum çevresideki çeşitli yerleri alırlar. Ahmet Muhtar Paşa savunma hattının arkasına sarkan Rus birlikleri karşısında, çembere alınmamak için, ordusunu Erzurum dışına çekmek zorunda kalsa da Erzurum'a Vasili Geyman gibi bazı Rus komutanlar ikinci bir saldırı istemelerine rağmen Tegukasof ve Devel gibi generaller Rus ordusunun süvari, asker, lojistik eksiklerinin olduğunu mevsimin kış olduğunu, her cephede savaşacak yeterli Rus askerinin şu an için mevcut olmadığını ve şehirde kalan Türk kuvvetleri ile halkın ikinci saldırıya da sert direniş gösterecekleri bu direnişin kırılmasının zaman alacağını, ağır kayba uğranılmasının kaçınılmaz olduğunu belirtip bu fikre karşı çıkarlar; ancak baharda destek kuvvetlerin gelmesiyle şehre tekrar bir saldırı yapılmasını, bu süre zarfında ise çekilen Osmanlı kuvvetlerinin takibini isterler.[4]

Sonuçta Ruslar şehre tekrar hücum etmeyip yalnızca şehri ablukaya alırlar ancak bu ablukaya rağmen Trabzon ve Erzincan'dan bağlantılar, Rusların lojistik, erzak ve süvari kuvvetlerinin eksikliği nedeniyle tam olarak kesilemediğinden Erzurum yardım almaya devam etmiştir.[4] Diğer yandan Rus orduları Bayburt ile Çoruh vadisindeki doğudaki son Osmanlı savunma hatlarına kadar ilerler. Bu arada Osmanlı'nın Balkan cephesi çöker, önlerindeki bütün Osmanlı ordularını temizleyen Ruslar İstanbul'a kadar ilerleyip, Osmanlı İmparatorluğu'na neredeyse son verebilecek bir konuma ulaşırlar. Osmanlı Devleti çaresizce ateşkes talep etmek zorunda kalır. 31 Ocak 1878’de Osmanlı ile Ruslar arasında mütareke gerçekleşir. Ruslar askerî güçleriyle giremediği Erzurum’a üç ay geçmeden, 3 Mart 1878’deki Ayastefanos Antlaşması ile girer. Osmanlı Ordusu ise Bayburt yakınına kadar geri çekilir. Bununla birlikte Ayestefanos müzakerelerinde Erzurum Osmanlı'da kalacaktır. Yine de 13 Temmuz 1878’deki Berlin Antlaşması'na kadar Erzurum, Rus hakimiyetinde kalır. Bu antlaşmayla ise Kars, Ardahan, Oltu, Narman, Horasan’ın büyük bir kısmı Ruslar’ın olurken; Erzurum Osmanlı’nın elinde kalır, yine Osmanlı Berlin Antlaşması ile doğuda Ayestefanos antlaşması ile elden çıkan Doğu Beyazıd gibi bir kısım yerleri geri almayı başarmıştır.

  1. ^ 120.000 Erzurum çevresindeki Rus kuvvetlerinin sayısı olup muharebe de şehre doğrudan saldıran Rus kuvveti sayısı bundan daha azdır. Bununla birlikte Ermeni Taşnak Komitacıları da Rus ordusu yanında muharebeye katılmışlardır)
  2. ^ The Russian Army and Its Campaigns in Turkey in 1877-1878, F. V. Greene, page 399
  3. ^ a b c d e f http://www.turkishnews.com/tr/content/2011/08/15/gazi-ahmet-muhtar-pasa-ve-aziziye-destani/[ölü/kırık bağlantı]
  4. ^ a b c d e Edward W.,Allen D.,Muratoff P. -"Caucasian Battlefields: A History of the Wars on the Turco-Caucasian Border ..." bkz.sayfa 199-200 ingilizce bölümurl =http://books.google.com.tr/books?id=oDb6P0HXwIcC&pg=PA141&dq=battle+of+zivindag&hl=tr&sa=X&ei=nwDxTpCDAorssgaDr8nxDw&ved=0CDAQ6AEwAA#v=onepage&q=battle%20of%20zivindag&f=false

Ayrıca bakınız

[değiştir | kaynağı değiştir]